Abdestbozanotu: Gülgillerden olan abdestbozan otu, siyah ve yeşil boya çıkartılan bir nebattır. Rutubetli yerlerde yetişir. Boyu 70 santimetre kadardır. Kökü akıcıdır ve mideyi kuvvetlendirir. Göğüs ağrılarını dindirir. Ateşi düşürür. Boğmaca, öksürük ve baş ağrılarını keser. Bedene enerjiklik verir. Balgam ve ter söker. Burun kanamalarını keser. Bademcik şişlerini indirir. Mide yanması ve bağırsak gazlarını giderir. Apsenin olgunlaşmasına da dayanak eder.
Acı Ağaç: Sedefotugiller olan acı ağaç, 2-3 metre boyunda ufak bir nebattır. İnce kabuklarının üzerinde sarı benekler vardır. Çiçekleri kırmızıdır. Sıcak ülkelerde yetişir. Bu ülkelerde acı ağaç kabuklarından yapılan kaplardan su içenlerin kuvvetleneceğine inanılır. Doktorlukta; kökü, kabuğu ve odunu kullanılır. Tesirli maddesi “Quassine”dir. Çok acıdır. İştah açar, hazmı basitleştirir. Ateşi düşürür. Tükürük ifrazatını çoğaldırır. Mide, bağırsak, karaciğer ve böbreklerin çalışmasını kumpaslar. Böbrek sancılarını keser, taşların düşürülmesine takviyeci olur. Bağırsak kurtlarını döker. Kanamaları durdurur. Haşarat kaçırıcı olarak da kullanılır. Fazla kullanılacak olursa, baş dönmesi, mide bulantısı ve kusma yapar.
Adam otu: Mavimsi-mor renkli çiçekler açan, rozet yapraklı ve kazık köklü çok senelik otsu bir nebattır. Kökleri insana benzediği için, bu ad verilmiştir. Türkiye de yetiştiği yerler: Batı ve Güney Anadolu Bölgeleridir. Kökleri yüzde 0,3 oranında Hiyosiyaminlerle Skopolamin alkaloitlerini taşır. Bundan dolayı zehirli bir nebattır. Ağrı kesici, yatıştırıcı, cinsel eforu çoğaldırıcı tesirleri vardır. Hali Hazırda rehabilitasyonda çesitli preparatların terkibinde kullanılmaktadır. Gelişigüzel kullanıldığında hasarlı olur.
Ayı üzümü: Fundagillerden; ufak taneler halinde kırmızı renkli yemişleri olan, tüylü bir nebattır. 1-3 metre yüksekliğindedir. Her mevsimde yaprakları vardır. Makilerde bulunur. Dalları kırmızımtırak kahverengidir. Yaprakları şimşir yapraklarına eş. İçinde Hydrochinone vardır. Güz aylarında bir araya gelip kurutulur. Çiçekleri pembe salkımlar halindedir. Konut ilaçlarında yaprakları kullanılır. Kuvvet verir. İshali keser. İdrar yollarını pakler. İdrar söktürür. Ateşi düşürür. İdrar yollarındaki taşların düşmesine dayanak eder. Prostat gelişmesinden kaynaklanan şikayetleri giderir.
Baldırı kara: Eğreltiotugillerden; nemli yerlerde yetişen otsu bir nebattır. Yaprakları at yelesini anımsar. Yurdumuzun hemen hemen her yerinde yetişir. Grip ve soğukalgınlığında hastayı hafifletir. Balgam söktürür. Mide ağrılarını keser. Böbrek kumlarının dökülmesini sağlar. Tendeki şişlikleri indirir. Saç dökülmesini önler. Aybaşı kanamalarının kumpaslı olmasını sağlar. Öteki ilaçlara da tat verici olarak kullanılır.
Binbirdelik Otu: Çalılık ve fundalıklar arasında yetişen uzun ömürlü bir otsu nebattır. 30-80 santimetre boyundadır. Gövdesi dört köşelidir. Yaprakları sapsızdır. Çiçekleri parlak sarı renktedir. Mayıs ve eylül aylarında çiçek açar. İdrar ve balgam söktürür. İştah açar. Asapları yatıştırır.
Dulavrat Otu: Bileşikgillerden; yol kenarlarında ve seyrek koruluklarda yetişen bir nebattır. 1-1,5 metre boyundadır. Kökü ve yaprakları kullanılır. Yapraklarından yapılan ilaçlar, romatizma ve nikris ağrılarını giderir. Mide cerahatlerini iyileştirir. Kökünden yapılan ilaçlar ise, ten irinleri ve egzamanın rehabilitasyonunda ve karaciğer hastalıklarında kullanılır.
Ebegümeci: Ebegümecigillerden; çiçekleri ilaç, yaprakalrı da sebze olarak kullanılan ve genellikle tarla kenarlarında kendiliğindene yetişen bir ottur. 20-70 cm. boyundadır. Mayıs – Ağustos ayları arasında çiçek açar. Yaprak ve çiçeklerinde fazla ölçüde müsilaj vardır. Yaprak ve çiçekleri kurutulmadan kullanılır. Göğsü yumuşatır, öksürüğü keser. Mide ve bağırsakların düzgün çalışmasını sağlar. Kabızlığı giderir. Mide bulantısı ve kusmaları önler. Ateşi düşürüp, bedene rahatlık verir. Boğaz ve bademcik cerahatlerini giderir. Nezle, bronşit, soluk darlığı rehabilitasyonunda kullanılır. Lapası apselerin olgunlaşmasını sağlar. Burun kanamasını durdurur. Dişeti hastalıklarını rehabilitasyon eder. Mide ağrısını keser. Burun tıkanıklığını giderir.
Ebu Cehil karpuzu: Kabakgillerden elma kocamanlığında meyvesi çok acı ve ishal yapıcı bir nebattır. İçeriğinde “colocynthine” vardır. Zehirlidir ve 2 gramdan aşırısı öldürebilir. Haricen kullanılır. Romatizma, mafsal ve nikris ağrılarını dindirir. Kaşıntıları geçirir.
Farekulağı: Çuhaçiçeğigillerden; tohumları kuşyemi olarak kullanılan nebatların tür adıdır. Kokusu hoştur. Çiçekleri, beyazımtırak erguvan rengindedir. Dallarının ucunda, ufak demetler halinde bulunur. Yapraklarının altı tüylüdür. Yaz aylarında bir araya gelip, kurutulur. İçeriğinde; terpinol, terpinin vethymol gibi kokulu maddeler vardır. İştahı açar, bedene enerjiklik verir. Nezleyi keser. Göğsü yumuşatır, öksürüğü giderir, balgam söktürür. Diş ağrılarını keser. Asap bozukluklarını giderir. Görme zafiyetinde de yararlıdır. Midevi, yatıştırıcı ve spazm gidericidir. Yaralar için hazırlanan ilaçların bileşiminde vardır.
Güzelavrat otu: Patlıcangillerden; kireçli topraklarda yetişen 180 santimetre kadar boyunda, birkaç yıl yaşayan antipatik kokulu bir nebattır. Meyveleri kiraz gibi yuvarlak ve siyah renktedir. İçeriğinde Atropin vardır. Zehirlidir. Konut ilaçlarında kullanılmaması gerekir. Doktorlukta ağrıları dindirmek için kullanılır. Mide ve bağırsak hastalıkları, astım, beyin hastalıkları, kalp hastalıkları ve asap hastalıklarında kullanılır.
Öküzgözü :Bileşikgiller familyasından; mera ve ormanlarda yetişen, papatyayı hatırlayan, çok senelik bir nebattır. Kömeçleri turuncu-sarıdır. Çiçekleri kullanılır. Kusturucudur. Asap sistemini çok şiddetli bir biçimde uyarır. Haricen kullanıldığı takdirde romatizma ağrılarını dindirir, yaraları iyileştirir. Fazla ölçüde kullanılmamalıdır”.