13. CİLT GEVŞER
Cildimizin kayması, gazlar biriktikçe çoğalır, başka bir deyişle kemik ve adaleden ayrılır.
14. KEMİKLER EN SON YIKILIR
Bakteriler, mantarlar ve değişik organizmaların bedenimizin geri kalanıyla birlikte ortadan kaldırılmasından on seneler sonra kemiklerdeki protein sonunda parçalanır ve hidroksiapatit bırakarak toza dönüşen bir kemik mineraline dönüşür.

Vefat anında bedende ne olur? Vefat anı sonrası bedenin tamamen durduğunu düşünsek de reelinde kalp durduktan sonra beden büyük bir çalışmaya girer. Öyle ki bazen çıkardığı sesler ve ortaya çıkan hareketler hekimleri bile yerinden sıçratabilir. İşte vefat anı sonrası bedende alana gelen 14 değişiklik.

1- KALP DURUR KAN HAVUZLANMAYA BAŞLAR
Kalbin durması tıbben vefat anı olarak nitelendirilir.
İlk metamorfoz kan damarlarında görünüyor. Kalp kanı pompalamayı bırakıca kan damarlarda toplanıyor ve akış duruyor.

2- BEDEN RENGİ DEĞİŞMEYE BAŞLAR
Kan akışı durunca beden iki tonlu bir renk almaya başlar. Bunun sebebi, bedenimizin en alt kısmındaki kanın yerçekimi sayesinde çökelmesidir, bu da çürümüş gibi bir görüntünün oluşmasına neden olur. Kanın çökmediği yerlerde ise fazla solgun beyaz bir renk oluşur.

3- BEDEN ISISI DÜŞER
“Vefatlı soğutma” olarak da bilinen bu gidişat bedenimizin 36.5 dereceye sabitleniş ısısında kayıp yaratır ve beden soğur.
4. BEDEN DEMİR GİBİ SERTLEŞİR
Ölümden bir kaç saat sonra hücreleri besleyen sistemin yapı taşı adenosin trifosfat seviyelerindeki imha sebebiyle sertleşme başlar.
İlk olarak breyin adaleleri ve gözlerde başlar.

5. BEDEN HALA HAREKET EDEBİLİR
Evet, kanımız toplandı ve anlaştı, ama bedenlerimiz can verdikten saatler sonra bile hala seğirme ve esneme becerisine sahiptir. Bunun sebebi, adale dokusunun can verdiği ve birkaç adalenin büzülmesine bağlı olarak hareket edebiliyor olması.
6. TÜM KIRIŞIKLIKLAR GİDER
Kaslar çözülmeye başladıkça surat hatları düzleşmeye başlar. Kışıklık ve kaş çatma izleri yok olur.

7. BAĞIRSAKLAR BOŞALMAYA BAŞLAR
Her ne kadar bedende sertleşmeler olsa da iç uzuvlarda bu süreç çok daha yavaş ilerler.Beyin işlevsiz işlevleri tertip etmeyi kestiği için bağırsak içindekiler hakimiyetsizce dışarı çıkabilir.
8.
GÖZLER VE DİL ŞİŞER
Organlarımız ufalandıkça ve bağırsaklarımız gaz ürettikçe, bu gazlar gözlerimizin şişmesine ve dilimizin şişmesine neden olur.
12.SON İMHA
Organlarımızın akışkanlaşması olarak da bilinen bu safha hücrelerimizin dağılınmaya devam etmesi ve proteinlerin ayrışması sebebiyle doku bütünlüğünün kaybolmasıyla olur.
