Sağlığınız için çöpe atmanız gereken 20 şey!

Dünya genelinde yapılan araştırmalara göre bir insan günde ortalama 7.7 saat oturuyor.

İnsanlar günde 15 saate kadar uzayan süreler boyunca oturabiliyor. Aşırı oturma ve hareketsizlik hali metabolizmanızı kötü etkilerken, obezite, kanser, yüksek tansiyon gibi sağlık sorunlarını da beraberinde getirir.

Son yıllarda popülerlik kazanan ve ayakta çalışma imkanı sunan çalışma masaları bazı iş yerleri ve ofisler tarafından tercih edilmeye başlandı bile!

Bazı üretici firmalar kötü kokuları önleyen oda spreylerinin içeriğinden fitalat kimyasalını çıkardıklarını açıklasalar da, birçok güzel kokulu spreyde hala kullanılıyor. Yoğun dozda fitalat içeren spreyler sağlığınızı olumsuz yönde etkiliyor.

Kötü kokuların kaynaklandığı şeyleri tespit edip önlem almak, sağlıksız oda parfümleriyle sağlığınızı tehlikeye atmaktan çok daha mantıklı bir çözüm.

Eğer her gun 2 defa düzenli olarak dişlerinizi fırçalıyorsanız, muhtemelen diş fırçanız yıpranır.

Genellikle kullanılmaya başlandıktan 3 ay sonra yıpranan diş fırçalarınızı atın!

Eskimiş diş fırçaları diş temizliği için yetersiz kalıyor ve çürük oluşumunu önleyemiyor.

Antibakteriyel sabunların bakterileri temizlemede normal sabunlardan bir farkı yok.

Yapılan araştırmalarda antibakteriyel temizleyicilerde bulunan triklosan maddesinin hayvanlardaki hormon salgıları üzerinde düzensizlik yarattığı ve aynı zamanda bu kimyasalın antibiyotik ilaçlara karşı bir direnç oluşturduğu keşfedildi.

Eğer hala dolabınızdaki diyet gazlı içeceklerden kurtulmadıysanız, dolaptaki şişeleri çöpe atmayı tekrar düşünün.

Kalorisiz tatlandırıcılar üzerine yapılan çalışmalar, bu kimyasalların bağırsaktaki bakteri florasının dengesini bozduğunu ve dolayısıyla metabolizmayı da etkilediğini ortaya koyuyor.

Araştırmacılar bağırsakta artan mikroplar, Tip 2 diyabet, glukoz intoleransı ve yapay tatlandırıcılar arasında bir bağlantı olduğunu keşfetti.

Tüm koşu ayakkabılarının her 500- 600 metrede bir değiştirilmesi gerekiyor. Eskiyen spor ayakkabıları ayak tabanınıza gerekli desteği sağlayamaz.

Böylece attığınız her adımda kaslarınıza, kemiklerinize ve tendonlarınıza daha fazla yük biner. Bu durum da sakatlık riskinizi arttırır.

Yiyecek saklamak için kullandığınız kapları gözden geçirin.

Üzerinde “7” ya da “pc” işareti bulunan, şeffaf, sert plastik kaplarınızı atın. “Pc” işareti polikarbonat olduğunu belirtir. Bu tip saklama kaplarında bisfenol A maddesi bulunur ve sağlık için hiç de iyi etkiler yaratmaz. Özellikle çatlamış ve sıyrılmış kaplar, yıkandıkça bu kimyasalı daha fazla dışarı sızdırır.

Yeni plastik kaplar zararlı maddelerlden arındırılarak üretiliyor. Eğer plastik kap kullanacaksanız, yumuşak ve yeni imal edilen ürünlerden olmasına dikkat edin.

Yiyeceklerinizi saklamak için cam kapları tercih etmenizde fayda var.

Düşüncelerimiz içinde bulunduğumuz çevreyi şekillendirir.

Belli bir amaca hizmet etmeyen ya da kendinizi iyi hissetmenizi sağlamayan eşyalar yaşamınızda tıkanıklık yaratır.

Etrafımızda bizi rahatsız eden eşyalar biriktikçe bizim için önemli olan şeylere odaklanmakta zorluk çekeriz.

Her gördüğünüzde sinirinizi bozan şeyleri evinizden çıkartmakla başlayın. Birbiriryle eşleşmeyen çoraplar, kırık sandalyeler ya da aklınıza gelebilecek her şeyi atabilirsiniz.

Size enerji veren ve hedeflerinize ulaşmanızı sağlayan objeleri etrafınızda tutun.

Gardrobunuza bir göz atın. Son 1 yıldır giymediğiniz ne çok şey var!

Eskiden üstünüze olan fakat şimdi küçük gelen kıyafetlerinizi evde tutmak anksiyeteye neden olabilir.

Üzerinize büyük gelen, eski kıyafetlerinizi gardrobunuzdan temizleyin!

İçinde hayvansal gıdalar bulunan bozulmaya yüz tutmuş yiyeceklerde kural “Ye-At” ya da “3 gün durduktan sonra dondur”!

Buz dolabının sıcaklık derecesinde bir hafta içinde milyonlarca listeria bakterisi üreyebiliyor. Bu bakteri menenjit, düşük ve hatta ölüme bile sebebiyet verebiliyor.

Sıvı makyaj ürünleri birçok mikroba ev sahipliği yapıyor. Eskiyen maskaranızda birçok bakteri ürer ve siz bu makyaj malzemesini kirpiklerinize her uyguladığınızda, bu mikrop ve bakterileri göz kapağınıza ya da gözünüze bulaştırırsınız.

Makyaj malzemelerinizin hijyenik durumuna özen göstererek olasi cilt problemlerini ve hastalıları kendinizden uzak tutun.

Lenslerinizi kirli kutularda muhafaza ederek göz enfeksiyonlarına davetiye çıkarıyorsunuz. Her 3 ayda bir yeni bir lens kutusu kullanmaya başlamalı ve kaplarınızı temizleyip kurutmalısınız. Lens kabının içerisinde bulunan solüsyonu her gün değiştirmek gerekiyor.

Eğer lens kaplarınızın temizliğine dikkat etmezseniz, kornea ülseri gibi ciddi enfeksiyonlar geçirebilirsiniz.

Uzun süredir rafınızda duran baharatlar sizi hasta etmese de yiyeceklerinize de lezzet katmazlar.

Sağlıklı yiyeceklerin lezzet kaynağı baharatlar, taze kullanıldıklarında yemeklerde çok büyük fark yaratırlar.

Kilo vermek ya da sağlıklı beslenmek için pişirdiğiniz yemeklerin lezzetli olmasını istiyorsanız taze baharatlar kullanmanızda fayda var. Aksi halde kendinizi yemek siparişi verirken bulabilirsiniz!

Konu güneş kremi olduğunda son kullanma tarihi gerçekten çok önemli!

Güneşin zararlı ışınlarını bloke eden kimyasallar güneş kreminiz dolapta durduğu zaman içerisinde koruyucu etkisini kaybediyor.

Cildinize ne kadar fazla uyguladığınızın bir önemi yok, eskimiş güneş kremi cildinizi korumayacak.

Ağzınızın çevresinde kullandığınız her şey çabucak bakteri toplar. Parlatıcıya bulaşan bakteriler ne kadar uzun süre beklerse o kadar fazlalaşır.

Bu nedenle uzmanlar dudak parlatıcılarınızı ve diğer dudak ürünlerinizi 6 aydan fazla kullanmayın.

Evinizde hava temizleyici filtreler kullanıyorsanız filtrelerini sıklıkla değiştirmeyi ihmal etmeyin.

Aksi halde astım gibi rahatsızlıklarla karşılaşabilirsiniz.

Zaman içerisinde eskiyen ve esnekliğini kaybeden sütyenlerinizi yenileyin. Eskimiş sütyenler göğüslerinizin sarkmasına ve sırt ağrısına sebep olabilir.

Ortalama bir evdeki en kirli şey tabii ki uzun süre kullanılan mutfak süngeri.

Etlerden süzülen zararlı mikrop içeren sıvıları temizlemek için kullandığınız mutfak süngerleri oda sıcaklığında nemli kaldığı sürece bakteri üretmeye devam eder.

Uzmanlar bulaşık yıkarken sünger kullanmak yerine temizlik bezi kullanmanızı tavsiye ediyor. Süngere göre daha ince olan ve çabuk kuruyan bezler mikrop ve bakterilerin üremesine izin vermiyor.

Plastik kesme tahtalarındaki çizikler ve arasına sıkışan yiyecek artıkları mikrop üretirken, sebze meyve ve diğer şeyleri doğramak için tahta olanları kullanmak, bakterileri öldürüyor.

Akıllı telefonlar hayatımızı kolaylaştırırken beraberinde birçok fiziksel ve psikolojik etkiyi de beraberinde getiriyor. Cep telefonlarınızı ya da laptoplarınızı günde birkaç saat kapatarak rahatlamaya çalışın.

Elektronik cihanzların yoğun kullanımı insanlarda anksiyete ve depresyona neden oluyor.