ÇİNKO NEDİR? KİMLER NASIL KULLANMALIDIR?
Hastalıklar

ÇİNKO NEDİR? KİMLER NASIL KULLANMALIDIR?

Çinko, yaşam takviyeyi için en ehemmiyetli işlevlerden biltihabı yerine getiren bir eser elementtir. Bir erişkinin bedeni takribî 2-3 g çinko bulunmaktadır. Demirden sonra en yaygın ikinci metaldir. Azami çinko konsantrasyonu adalelerde % 60 ve kemiklerde % 30 bulunur. Ayrıca prostat bezinde ve menide oldukça büyük ölçüde çinko bulunur.

Çinko, 300’den fazla enzimin çalışması veya tertip edilmesi için gereklidir

Nükleik asitlerin, amino asitlerin, proteinlerin, spesifik hormonların insülin, kortikosteroidler, testosteron gibi biyosentezine katılır

Tam ve yeterli bir bağışıklık tepkisinin oluşmasına izin verir

Normal beyin işlevini sağlar

Bilişsel işlevi iyileştirir

Normal büyüme ve gelişmeyi sağlar

Hücrelere oksidatif zararı önler

Belirgin antioksidan özelliklere sahiptir

Yağ asitleri ve A vitamini metabolizmasına katılır

Kemik, cilt, saç, tırnak sıhhatini korur.

Çinko Yetersizliği

Çinko yetersizliği ile, intrauterin yarıyıl doğrusal büyüme ve beden ağırlığında eksilme, bağışıklık sisteminin işlevinde bir bozulma zatürre, ishal vb., Gebelik sırasında karmaşıklıkların ortaya çıkması erken doğum, gelişimsel anomaliler dahil olmak üzere büyüme sürecinin ihlali meydana gelir. 

Güneydoğu Asya’da ilk defa popülasyonda çinko yetersizliği 60’lı senelerde tespit edildi. Şu anda Dünya Sağlık Örgütü, dünya çapında 2 milyardan fazla insanın çinko yetersizliği olduğunu hipotez ediyor.

Çoğunlukla Güneydoğu Asya ve Güney Afrika bölgelerinde çinko yetersizliği görülmektedir.

Çinko Yetersizliğinin Sebepleri

Çinko yetersizliğinin sebepleri yemeklerde noksan çinko alımı topraktaki noksan içerik ve / veya kurak abuhava / nem yetersizliği sebebiyle gıdada düşük çinko içeriği, artan fizyolojik gereksinimler bebeklik, ergenlik, gebelik ve emzirme, bozulmuş asimilasyondur.

Çinko yetersizliği spesifik semptomlarla kendini göstermez. Çinko yetersizliği ile uyku bozuklukları, ciltte, saçlarda ve tırnaklarda bozulma, iştah eksilmesi, saç dökülmesinde çoğalış, gece görüşünde bozulma, ruh hali eksilmesi, yara iyileşme vaktinde çoğalış ve değişikleri görülebilmektedir.

Çinkonun sadece % 20-40’ı gıdalardan emilir ve hayvansal mahsullerden emilimi bitkisel gıdalardan daha iyidir. Tüm hububatların, baklagillerin, yağlı tohumların çinko emilimini engelleyen fitik asit fitatlar kapsadığı unutulmamalıdır.

Vejetaryen beslenmede çinkonun biyoyararlanımını beden tarafından emilme kabiliyetini artırmak için, filizlerinde baklagiller kullanmak veya pişirmeden birkaç saat evvel suya batırmak daha iyidir.

Bir erişkin için önerilen gnamlık çinko alımı 15 mg’dır.

Çocuklar için fizyolojik gereksinim 3 ila 12 mg / gşan arasındadır yaşa bağlı olarak.

En az 6 aylık emzirme, bebeğin bedeninde yeterli seviyede çinko alımını sağlar.

Vejetaryenler önerilen seviyeden % 50 daha fazla çinkoya gereksinim duyabilir.

Çinko Bakımından Zengin Gıdalar

Çinko bakımından zengin besinleri kullanarak gerekli olan takviyeyi sağlayabilirsiniz. Bu vaziyet özellikle genel sağlık vaziyetiniz ve yaşınızla orantılı olacak biçimde ayarlanmalıdır. Bunun tespit edilmesinin ardından gerekli olan dayanağı rahatlıkla alabilirsiniz.

Özellikle vejetaryen bir beslenme alışkanlığına sahipseniz o zamana bu mevzuda daha çok dikkat etkeniz gerekecektir. Özellikle çinko yetersizliği yaşamamanız için basmakalıptan daha fazla dikkatli olmanız gerekeceğini usunuzdan netlikle çıkarmamanız gerekmektedir. Bu gidişatta çinko kapsayan gıda dayanaklarından yaralanabilirsiniz.

Çinko bakımından zengin gıdalar arasında kabuklu deniz mahsulleri, besin mayası, dana eti, sığır eti, badem ve kabak çekirdeği, bitter çikolata bulunur.

Diyetinizde çinko yetersizliğinin gelişmesini önlemek için çinko istikametinden zengin besinler kullanmalısınız. Perhiz dayanaklarında çinko, çinko pikolinat, çinko glukonat, çinko sülfat ve çinko asetat formlarında bulunur. Muhtelif çalışmalar, çinko pikolinatın değişik formlara mukayeseyle azami biyoyararlanıma sahip olduğunu göstermektedir. Yüksek konsantrasyonlarda uzun süreli çinko alımıyla, çinko ve bakırın rekabetçi absorpsiyonuna bağlı olarak bakır yetersizliğinin tespit edilebileceği unutulmamalıdır.