Tok hissetmek için leptin hormonu seviyesinin normal değerlerde olması gerekiyor ve uyku bu hormon seviyesini etkiliyor. Journal of the Academy of Nutrition and Dietetics’te 2012’de yayımlanan bir çalışmaya göre, uyku yoksunluğu, leptin seviyesinin düşmesine neden olur. Bu bilgiler, insomnia ya da uyku apnesi gibi sorunları olan kişilerin, kilolu olmasını da açıklayabilir. Brigham Young Üniversitesi’nin araştırması ise, kadınların her gece 6,5-8.5 saat arası uyumasını, ayrıca yatağa girdikleri saatleri de sabitlemeleri gerektiğini söylüyor. Uykunun düzenini sağlamak, yani her gün aynı saatte yatağa girmek ve 6.5-8.5 saat arası uyumak gerekiyor. Böylece düşük leptin seviyesi yükseltilerek kendimizi tok hissedebilir, kilo kontrolü sağlayabiliriz.
Testosteron hormonunun salgılanmasını sağlamak için ağırlık çalışılabilir. Ağırlık çalışmak, testosteron salgılanmasını sağlayacağı gibi, kas inşasına ve yağ yakmaya da yardımcı olacaktır. Ağırlık çalışması 3-4 set halinde, 6-10 tekrar yapılabilir. Bunun dışında destekli barfiks, squat, deadlift gibi hareketler de daha fazla kas lifinin kullanılmasını sağlıyor. Böylece düşük testosteron seviyesi yükseltilebilir.
Besinleri tükettiğiz her dakika, vücudumuzda (kolesistokinin, glukagon benzeri analoğu ve peptit YY) sindirim hormonları salgılanıyor. Bu hormonlar sayesinde besinlerin sindirim yolundaki hareketleri de yavaşlıyor. Yavaş sindirilen besinler daha uzun süre tok kalmayı sağlıyor. Böylece aşırı yemeyi de önlüyor.
Cambridge Üniversitesi’nde yapılan bir araştırmaya göre, protein açısından zengin öğünler, doyma hormonlarının bazılarında büyük artışa yol açıyor. Özellikle de kahvaltı. Proteinin yanısıra, bitkisel yağlar ve kompleks karbonhidratlardan da faydalanmak gerekiyor. Her ikisi de daha uzun süre tokluk sağlıyor. Yediklerimizin daha yavaş sindirilmesi uzun süre tok kalmamızı sağlayacağı için, her öğünde en az 20-25 gram protein tüketmek gerekiyor.
Boyun bulunan ve kelebek şeklinde olan tiroit bezinden T3 ve T4 gibi çeşitli hormonlar salgılanıyor. Bu hormonlar dinlenme halindeyken ne kadar kalori yaktığımızı kontrol ediyor. Genellikle, otoimmün hastalıklar, tiroit hormonu seviyesi üzerinde büyük sorunlara yol açabiliyor. Eğer aniden kilo almak, saçlarda incelme ya da aşırı yorgunluk bu hormonlarda sorun olduğunu gösterebilir. Bu durumda bir doktora başvurmak yararlı olabilir. Fakat tiroit sorunları sağlıklı kadınlarda geliştiğinde ise metabolizmanın yavaşlamasına neden olabilir. Metabolizmanın yavaşlaması da kilo alımına davetiye çıkarabilir.
Triot bezinde meydana gelen işlev bozukluğu, iyot eksikliğinden kaynaklanabilir. Bu nedenle, iyot açısından zengin olan besinler tüketilebilir. National Institutes of Health’e göre ise deniz yosunu iyot açısından en zengin besin. Bunun dışında karides, morina veya ton balığı gibi besinler tercih edilebilir.
Leptin hormonu doygunluk ya da tok hissetmemizi kontrol eden bir hormon. Yani iştahı düşürmeye yarıyor. Vücuttaki yağ hücrelerinden salındıktan sonra, bu hormon, açlık hormonu olan girelinin salgılandığı beyindeki ‘hipotalamus’u etkiliyor ve tok hissediyoruz.
Fazla kilolu ya da obez kadınlarda, leptin seviyesinin kronik olarak yüksek oluşu, leptin direnci medyana getirebilir. Vücutta ne kadar fazla yağ varsa, o kadar da leptin hormonu üretiliyor. Fakat gerçekte, çoğu kadında leptin seviyesi düşük oluyor ve buna bağlı olarak da açlık hissi artış gösteriyor.