Yüksek tansiyon genç yaşlarda da ortaya çıkan ama daha çok ileri yaşlarda görülen ve kan basıncının banalin üzerinde olduğu bir hastalık olarak belirleniyor. İnsan bedeninde göz, böbrek, beyin ve kalp damarlarında tıkanıklıklara ve kanamalara yol açarak ölümcül tesirler yaratabiliyor. Kardiyoloji Uzmanı Dr. Murat Şener, yüksek tansiyon hastalarının tuzu yaşamlarından kesinlikle çıkarmalarını, yemeği salçasız yaparak yemelerini öneriyor. Dr. Murat Şener, tansiyon hastalarına günlük yaşamlarından tuzu çıkarmaları için altı kolay teklifte bulunuyor.
Tuzu Yaşamınızdan Uzak Yakalamanın 6 Yolu
Fazla kilosu olan şahıslar nasıl zayıflama perhizi yapmakta ve sıhhatli beslenme alışkanlıklarını yaşamlarında uygulamakta zorlanıyorsa, aynı biçimde tuzu kesmekte de zorlanabiliyor. Bunun esasında ise günlük yaşamda tuzun çok değişik kaynaklardan bedenimize girmesi yer alıyor. Dr. Murat Şener, yüksek tansiyon hastalarının yemeklerinde salça kullanmamalarını zira salçanın yüksek ölçüde tuz kapsadığını belirterek, hastalara tuzu yaşamlarından çıkarmalarının altı yolunu şöyle sıralıyor:
1. Tuzsuz ekmek yeyin. Fırınlarda tuzsuz ekmek satılıyor. Şayet bulunamıyorsa konutta ekmek yapma aygıtlarında kendileri de yapabilirler.
2. Yemek yaparken tuz ve salça kullanmayın. Özellikle salçada yüksek oranda tuz var. Salça yerine domates kullanarak yemek yapmak ve tuz ilave etmemek en doğrusu. Konutta yemeği tuzlu yemek isteyen öbür aile bireylerinin, tuzsuz pişen yemeğe kendi isteklerine göre tuz atması en doğrusudur.
3. Sofrada tuz bulundurmamak çok iyi bir temkindir. Bu sebeple tuzu sofranızdan kaldırın.
4. Yüksek tansiyon hastasının turşu yemesi, zehir yemesiyle eşdeğerdir. Bu sebeple turşudan uzak durun.
5. Yöresel peynirlerin harcanması, yüksek tuz içerikleri sebebiyle sıhhate hasarlıdır. Yöresel peynir yemeyin.
6. Tuzsuz zeytin yemeye özen gösterin. Lor peyniri gibi tuzsuz peynirleri seçim edin. Şayet peynirde az da olsa tuz varsa, aynı biçimde zeytin de tuzluysa bir müddet suda bilave ettirin. Çok tuzluysa daha da uzun müddet suda bilave ettirin.
Yüksek Tansiyon Herkeste Baş Ağrısı Yapmaz
Yüksek tansiyonun belirtileri arasında baş ağrısı, çarpıntı ve sersemlik gibi tesirlerin bulunduğunu, ancak her hastada bu şikayetlerin ortaya çıkmadığını ifade eden Dr. Murat Şener, şu balakaları veriyor:
Yüksek tansiyon sebebiyle ensede ağrı, breyin adalelerinde sertlik hissi oluşabilir. Yüksek tansiyon baş ağrısı yapabilir ama koşul değil, zaman içinde yavaş yavaş yükselen tansiyonda baş ağrısı olmaz. Bu sebeple tansiyonu 200 mmHgye kadar çıkan bir hastanın şikayeti
olmayabilir ama yüksek tansiyon bütün damarlarına hasar verir. Yüksek tansiyon sebebiyle uzuvlardaki ufak kılcal damarlarda kanamalar olur. Gözde, beyinde, kalp damarlarında, böbrek damarlarında zarara sebep olabilir. Yaş ilerledikçe yüksek tansiyon hastası olma olasılığı yükselir. Yüksek tansiyon çok genç yaşlarda sık görülmez. Gençlerde başka bir sebebe bağlı olabilirken, yaşlılarda genetik başka bir deyişle ailesel nedenler ön tasarıdadır.
Yüksek Tansiyon Hangi Uzvu Nasıl Etkiliyor?
Yüksek tansiyon hastalığının beyin, böbrek, kalp ve göz başta olmak üzere birçok uzvu negatif etkilediğine değinen Dr. Murat Şener, bunları şöyle sıralıyor:
Beyin: Ufak kılcal damarlarda, kanama ve beyinde kanamaya neden oluyor. Ayrıca beyin damarlarında tıkanıklık yapıyor.
Böbreklerde: Böbrek noksanlığına neden oluyor. Böbreklerimizde yumak halinde kan damarları var. Kan basıncı yükselince bu damarlar zarar görüyor. Böbreklerde kanı süzme görevi yapan kılcal damarlar negatif etkileniyor.
Kalp: Damar tıkanıklığı yapıyor, kalp adalesinde kalınlaşmaya neden oluyor, kalpten çıkan ana damarın genişlemesine yol açıyor.
Göz: Ufak kılcal kanamalara neden olup, kalıcı görme kaybına ve âmâlığa yol açıyor.
Yüksek Tansiyon Hastası Cılız Olmalı
Yüksek tansiyon hastalarında kilo vermenin ve kiloluluktan uzak yaşamanın çok ehemmiyetli olduğuna değinen Dr. Murat Şener, bu mevzuda şu balakaları veriyor:
Tansiyon hastaları kesinlikle kilo vermelidir. Hem beslenme uzmanı ve hekim hakimiyetinde zayıflama perhizi, hem de spor yaparlarsa sıhhatli bir biçimde kilo verebilirler. Bir tansiyon hastası takribî 10 kilo verirse günde iki-üç ilaç kullanırken, bu ilaçlara olan lüzumu ortadan kalkabiliyor.
Spor yaparken kalbin belli bir süratte atması ehemmiyetli. Belli nabız kıymetlerinde yapılan spor, metabolizma süratini de artırır, dolayısıyla kilo vermek kolaylaşır. Kilo verebilmek için kısa koşular seçim edilmeli, uzun uzun yürüyüşler yapılmamalıdır. Ayak, bilek, diz ve eklem ağrısı olanlara yüzme nasihat ediyoruz.
Günde 15 dakikalık bir koşu veya süratli tempoda yarım saatlik yürüme metabolizmayı süratlendirmede pozitif tesir yaratacaktır. Ama ehemmiyetli olan tansiyon hastalarının bu sporu kumpaslı yapmaları, yaşam biçimi haline getirmeleridir.
Hasta ilacı hekim önerisi olmadan kendi başına kesmemelidir. Şayet hekim ilacı kesmeye karar verirse bunu birdenbire yapmaz. Tansiyon ilacı hastaya fazla kazançsa tansiyon düşüklüğü ortaya çıkar, biz de ilacı keseriz.