Yeisin vücudumuzda yarattığı ciddi meseleler!

Günlük yaşamda aile içerisinde, işimizde veya dostlarımızla beraberken karşılaştığımız yeisler biz farkında olmasak da vücudumuzda bazı farklılıklar yaratıyor ve sıhhatimizi etkiliyor.
Sıradan yeisler genellikle kısa yarıyıllı hakikatleşiyor ve uzun süreli bunalımlar kadar negatif tesirleri olmuyor. Yaşam stilinde farklılıklar ile bu negatif tesirlerin izlerinin silinmesi ise olası. Kumpaslı meditasyon, kumpaslı egzersiz, uyku niteliğinin iyileştirilmesi ve sıhhatli beslenme sayesinde, stresin beyin ve beden üzerindeki tesirleri silinebiliyor.

Molecular Psychiatry ’de yayımlanan yeni bir araştırmaya göre, yeise bağlı olarak beyindeki stresle alakalı kimyevilerin seviyeleri çoğalış gösterebiliyor. Bu kimyevilerin yükselmesi ise kandaki cerahate neden olan proteinlerin rakamını artırarak kalp hastalıkları, felç ve metabolik belirtilere neden olabiliyor.

Üzüldüğümüzde, yeisi dengelemek için beyinde opioid ismi verilen kimyevilerin seviyesi düşüyor. Ancak bu opioidlerin beden üzerinde negatif tesirleri de olabiliyor. Nasıl mı? Bağışıklık sistemini karıştırarak hastalıklara karşı daha gözetmesiz olmamıza neden oluyor. Bazı vaziyetlerde inflamatuar Muhtelif mikrobik casuslar veya zehirli maddelerine karşı bedenin göstermiş olduğu; sıcaklık çoğalması, kızarıklık ile karakterize iltihabi tepkin. özelliğe sahip IL-18 isimli proteinin salınımı da tetikleniyor. Buna bağlı olarak da kardiyovasküler Kalp, damar ve kan dolaşımı sistemi. rahatsızlıklar alana gelebiliyor.

Family Fit kitabının yazarı Muayenehane Psikolog John E. Mayer ’e göre, yeis bunalım olmasa da, tüm beden işlevlerinin zayıflamasına yol açabiliyor ve allostatik yüklenme de karmaşıklıklara neden olabiliyor. Bağ sızılarının, eklem sızılarının ve bağırsak meselelerinin yeisli yarıyıllarda çoğalış göstermesinin sebebi bu biçimde açıklanıyor.

Beslenme alışkanlıklarımız da bu ani düşüşlerden etkilenebiliyor. Plos One ’de yayımlanan bir başka araştırmada, yeisli hallerin acı, tatlı ve ekşiyi idrak edebilme maharetini yükselttiği belirtiliyor. Ayrıca yeisli insanlar sıhhatsiz yiyeceklere daha fazla yükleniyor ve kendilerini kısa müddette kilo alma tehlikeyi ile karşı karşıya vazgeçiyorlar. Ancak meseleler bununla da hudutlu değil. Zira bu tavra bağlı olarak uzun yarıyılda hipertansiyon ve kalp meseleleri de oluşabiliyor.

Yeis genellikle yaşamımızda büyük tesirleri olan vakalara bağlı olarak büyüdüğünden, yeis duygusu öbür duygulara mukayeseyle daha uzun sürüyor. Yeisin müddetinin uzamasına bağlı olarak da stres hormonu kortizol yükseliyor, kan şekeri, tansiyon ve uyku niteliği hasar görüyor.