Sevgilinin yanında yalnızlığın kollarında olmak

“İlişkideki problemler infantil ihtiyaçların nörotik dışavurumundan ziyade karşılanmamış yetişkin ihtiyaçları nedeniyle ortaya çıkar (Wile, 1981). Partnerler gerçek kendiliklerini ortaya çıkarabilmeye ve birbirleri tarafından oldukları gibi kabul edilmeye ihtiyaç duyarlar. Reddedilme korkusu ya da diğerini incitme korkusu olmadan en derinde neler hissettiklerini ve ne düşündüklerini söyleyebilmeye ihtiyaç duyarlar. “

Greenberg ve Johnson’ın bu satırlarını okudukça düşünmeden edemiyorum:  Kaçımız çekinmeden gerçekten ne yapmak istediğini, ne hissettiğini sevgiliye söyleyebiliyor? Düşünmeden edemiyorum kaçımız bir reddedilme korkusu olmadan sevgilinin yanında gerçekten kendisi olabiliyor?

Bu satırları okudukça düşünmeden edemiyorum. kaçımız saklanmış bir benlik ile o alakada sevgilinin değil de yalnızlığın kollarına kendini bırakıyor?