Panik bozukluk birçok vakit beklenmedik ve yineleyen biçimde panik atakların yaşanması durumunda oluşan bir rahatsızlıktır (DSM-5).
Panik bozukluğun yahut panik atağın temelinde yaygın anksiyete, depresyon, travma, olumsuz hayat tecrübeleri üzere ruhsal dertler vardır. Bu kasvetler değersizlik, çaresizlik, tehlikede /güvende olmama, denetim bende değil üzere olumsuz niyetleri ortaya çıkarır.
Bireyler panik atak yaşadıklarında birden
ağır bir dehşet ya da içsel bir eza ile karşı karşıya kalırlar. Bu zahmetlere kalp
krizi geçirip ölme, nefes almada zorluk, boğuluyormuş hissi, baş dönmesi, bayılacak üzere olma, kalp atım suratında artış, uyuşma, mide bulantısı, titreme, terleme, denetimini yitirip çıldırma ya da felç geçirme üzere kanılar eşlik eder.
Bir panik atak ekseriyetle 10 – 30 dakika devam ettikten sonra tabiatıyla geçer.
Fakat az de olsa bir saate kadar sürdüğü de olur. Bu durum konutta televizyon izlerken, çay içerken, uykuya hazırlanırken yaşanabildiği üzere telaşlı ve gergin durumlarda da oluşabilir.
Bireyler panik atak geçirdikten sonra hissettikleri çok kaygıdan ötürü bazen tekrar gibisi bir durum yaşayacaklarını düşünmeye hatta bazen bunu beklemeye başlarlar. Bu duruma da beklenti telaşı
denir. Yaşadıkları bu tasa öylesine ağırdır ki kimi vakit otobüse, asansöre, uçağa, metroya binemez. Hatta dışarı dahi çıkamaz hale gelebilirler. Çoğunlukla da akıllarını kaybetmekten ölmekten yahut bayılmaktan korkarlar.
Yaşadığınız korkunuzdan kurtulmanız EMDR PSİKOTERAPİ metodu ile mümkün. Panik atak yaşayan bireylerin EMDR
psikoterapi prosedürü ile bastırdıkları telaş kaynaklarını keşfetmesi ve oluşan bu negatif his, niyet ve vücut duyumunu beyinde nötr hale getirip
duyarsızlaştırarak atak semptomlarından kurtulması ve kalıcı bir uygunluk hali sağlanır.