Günümüzün çalışma şartları insanı gitgide daha hareketsizleştirmektedir. Bilgisayarlarının başında bankacılar, bilgisayarcılar, mimarlar, dizayncılar vb. küçük parmak hareketleri eşliğinde saatlerce çalışmaktadırlar. Gelişen teknoloji ve ağırlaşan irtibat imkanları beşere katkılarının yanısıra kendi çelişkisini de yaratarak bireyin bu ağır irtibat ağı içinde yalnızlaşmasına neden olmakta ve bu da gerilime bağlı ortaya çıkan baş, boyun, sırt ve bel ağrıları, kronik kabızlık, spastik kolon, gastrit, cinsel sorunlar üzere meselelerin ortaya çıkmasına, yalnızlaşmanın farkedilemeyen sonucu olarak çok besin, alkol ve sigara tüketimine neden olmaktadır.
Bütün bu sorunlar Akupunktur tedavisi ile giderilmektedir.
Günümüzde, Akupunktur’un alternatif bir tedavi sistemi olduğu niyeti, yerini üstte sayılan meselelerde direkt başvurulabilinen bir tedavi tekniği olduğu niyetine bırakmaktadır.
Akupunktur uygulayıcıları, bilim dünyasına vücudun üretebildiği endorfin ismi verilen ağrı giderici hususları iğne, laser vb. uyaranlarla salgılatabildiklerini ispatlamışlardır. Ayrıyeten Akupunktur uygulaması ile Limbik sistem olarak isimlendirilen ve etrafımızdan aldığımız tüm psişik uyaranlara vereceğimiz yansıyı ayarlayan sistemi nizama soktuğu da nihaidir.
Bütün bunlara şimdiye kadar Akupunktur uygulamasının ürettiği önemli hiçbir yan tesirin tanımlanmamış olması da eklenirse, ortaya yaşadığımız çağın şartları ile güzelce ağırlaşan ve hayatla kuracağımız bağlantı için gereksindiğimiz vakti elimizden alan bu üzere sorunlarla boğuşmak yerine haftada 20 şer dakikalık 1 yahut 2 seans (ortalama 15 seans) Akupunktur tedavisi olarak daha nitelikli bir hayat yaşamak kalmaktadır.