Kalp Hastaları İçin Hayatsal Teklifler!

Kalp ve tansiyon hastaları için orucun hem 16 saatlik uzun açlık yarıyılı hem de iftar sonrası süreci ayrı tehlikeler taşıyor. Özellikle sıcak havalarda uzamış olan açlık, su ile tuz kaybına, kan şekerinin düşmesine, metabolizmanın  yavaşlamasına ve tansiyonda ani başkalaşımlara neden olabiliyor. Orucun iftar sonrası bvefatında ise ani ve fazla ölçüde yemek yemek ve su içmek, peş peşe sigara yakmak, üzerine  çay ve kahve harcamak, gerek halsizlik gerekse fazla yemek sebebiyle fiziksel etkinlikten sakınmak  en sık yapılan yanlışları oluşturuyor. Tüm bu kusurlu tutumlar da tansiyonun çok yükselmesi, kalp eksikliği hamleyi, kalpte ritim bozuklukları, kan şekeri yüksekliği ve  çoğalmış kalp krizi tehlikeyi  ile sonuçlanabiliyor. Kardiyoloji Uzmanı Dr. Nazan Kanal, iftar sırasında peş peşe içilen sigara, kahve ve çayın özellikle tansiyon, diyabet ile kalp hastaları için tehlikeli olabileceği ihtarında bulunuyor!

Sigara En Güçlü Tehlike Etmeni!

Kardiyoloji Uzmanı Dr. Nazan Kanal, sigaranın kalp krizi için tek başına en güçlü tehlike etkenlerinden bkocaman olduğuna dikkat toplayarak şunları söylüyor: “Uzun süren açlık ve susuzluk yarıyılından hemen sonra, beden enerji, su ve tuz balansını henüz kurmamışken sigaranın kapsadığı zehirlerin damarlarda bolca dolaşması, damarda ani spazm, damar içindeki damar sertliğini oluşturan yağ birikintilerinde kanama ve minik yırtıklar yaparak kalp krizini tetikleyebiliyor.” Fazla ölçüde çay ve kahve de kalp süratini artırmak, kalp ritmini bozmak ve tansiyonda balanssızlık yaratmak gibi meseleler oluşturarak kalp sıhhatini negatif güzergahta etkileyebiliyor. İftarla birlikte 2-3 minik bardak fazla demli olmayan çay veya 1 fincan kahve içebilirsisiniz. Kalp sıhhatiniz için bu ölçüyü aşmamaya özen gösterin.

Kalp Hastaları İçin Hayatsal Teklifler!

Kardiyoloji Uzmanı Dr. Nazan Kanal, kalp hastalarının ramazan ayı boyunca dikkat etmeleri gereken ehemmiyetli noktaları şöyle sıralıyor:

2 ana 1 ara öğün beslenin: Beslenme kumpasının değişmesi, öğün rakamının ve sıklığının eksilmesi gibi sebeplerle metabolizma sürati yavaşlıyor. Bu yüzden ramazanda en az 2 ana 1 ara öğün beslenmeye özen gösterin. Yemeği olası olduğunca uzun zamanda, daha da iyisi  ikiye bcan verilmiş olarak yiyin. Sofradan  henüz bütün doyma hissi olmadan kalkın.

Yemek sırasında fazla süratli ve bol su içmeyin: Yemekle birlikte fazla süratli ve bol su tüketiminden de kaçının. Zira  midenin fazla  gerilmesi kalp ritmini  bozabiliyor, bunun sonucunda da sıklıkla kalp krizi şikayetleri ile karıştırılabilen mide reflüsü ile sonuçlanıyor.

Tuz ve kalori ölçüsüne dikkat edin: İftar yemeğinde tuz ve kalori ölçüsünü aşmayın. Aksi halde tansiyon yükselebiliyor veya mevcut kalp eksikliği meseleyi artabiliyor. Ayrıca ramazan ayı sonunda şişmanlamış da olabiliyorsunuz.

Tatlı yerine meyve veya dondurma yiyin: İftarda  tatlı yemekten kaçının. İftardan 2 saat sonra ara öğün olarak meyve veya perhiz dondurma harcayın.

Sahuru sıçramayın: Sahur öğünnamı netlikle sıçramayın. Zira sahur açlık ve susuzluk vaktini kısaltacak ve günlük kalori lüzumunuzu ikiye bcan vererek harcadığınız için daha balanslı beslenmenizi sağlayacaktır. Sahurda tokluk hissi yaratacak  çorba, kepekli ekmekle kahvaltı, şekersiz meyve kompostosu  v.b besinler yiyin ve bol su için.

Gün içinde fiziksel etkinliklerinizi eksiltin: Özellikle henüz uzun açlık yarıyılına aşina olmadığımız ilk 1 hafta su, tuz ve enerji kaybını olabildiğince eksiltmek için fiziksel etkinliği olası olduğunca eksiltin. Spor emelli egzersizi veya yorucu günlük işleri iftar sonrasına bırakın.

Sıcak civardan kaçının: Serin civarlarda bulunmaya çalışın. Sıcak hem su ve tuz kaybına bağlı tansiyon düşüklüğüne hem de damarlarda genişlemeye bağlı tansiyon yüksekliğine neden olabiliyor.

İlaçlarınızı alma saati mevzusunda hekiminizle konuşun: Kullanmakta olduğunuz ilaçların alınma saatlerinin iftar ve sahura göre tertip edilmesi, şayet kullanıyorsanız diüretik denilen  idrar söktürücü ilaçların dozunu eksiltmek veya iftar saatinde almak mevzusunda hekiminize müracaat etin.

Gündüz uykusuna yatın: Sahur sebebiyle uyku süresi kısalabileceği için gündüz uykusuna uyumanızda fayda var. Zira uyku tüm beden için olduğu  gibi kalbin dinlenmesinde de ehemmiyet taşıyor. Ayrıca böylece uzamış açlık ve susuzluk yarıyılında su ve enerji kaybını eksiltmiş olursunuz.

İftardan sonra en az 2 saat yatmayın: Yemekten sonra 2 saatlik bir zaman  geçmeden yatmamanızda da fayda var. Aksi halde  yeniden mide  reflüsü meseleyi ortaya çıkabiliyor

20 dakika yürüyüş yapın: Gün içinde  oruç  sebebiyle  spor yapmak su  ve enerji  kaybına  neden olduğu için önerilmiyor.  Oysa kalp ve tansiyon hastaları için kumpaslı egzersiz  yapmak ehemmiyetli. Ayrıca spor iftar yemeğinin  sindirimine de katkısı  oluyor ve reflü ile hazımsızlık yakınmalarını eksiltiyor. Yemekten  en az 1 saat  sonra kısa, yorucu olmayan   fiziksel etkinlikte bulunun. Misalin 20 dakikalık yürüyüş yapabilirsiniz.

güncelgündemhaberhaberlersağlık