Cinsellik, cinselliğin yaşanması; yemek yemek, uyumak, eğlenmek vb üzere doğal bir süreç olmasına karşın birçok nedenden ötürü cinsel fonksiyon bozuklukları yaşayabiliriz. Her bayan ya da erkek hayatının muhakkak bir periyodunda cinsel bir sorun yaşar. Cinsel sorun olabilmesi için çifttin bu sorunu en az üç ay ve devamında yaşıyor olması kıymetlidir. Bu cinsel problemler bazen organik nedenlerden kaynaklı olur kimi vakit da ruhsal nedenlerden ötürü yaşanabilir. Cinsel sıkıntıların organik ya da ruhsal olduğunu anlayabilmek için birinci evvel bir jinekolog ya da ürologun denetimi sağlanmalıdır. Yaşanan cinsel sorun şayet organik kökenli değil ise bir cinsel terapist ile çalışılmaya başlanılması çiftlerin cinsel ve toplumsal hayatları açısından olumlu sonuçlar ile sonlanır. Cinsel fonksiyon bozuklarının nedenleri ortasında;
*Bireyin büyüdüğü toplum, aile baskısı ve yanlış yetiştirilme, sosyo-ekonomik durum,
*Cinsellikle ilgili yanlış ve eksik bilgi, mitler, inanışlar,
*Cinsel deneyim eksikliği,
*Ön sevişmeyi, sevişmeyi bilmemek; daha evvel cinselliği deneyimlememek,
*Aşırı derece ön planda olan dini mevzular,
*Kadın ya da erkeğin kendi bedenini beğenmemesi,
*Partnerini beğenmeme, sevmeme, arzulamama,
*Öz inanç eksikliği, fazla çekimserlik,
*Annenin zayıf, babanın çok otoriter ve baskıcı olması,
*Küçük yaşta ya da daha sonrasında yaşanan cinsel istismar, ensest alaka, travmalar,
*Eşlerin uyuşmazlığı, alaka sırasında partnerlerden birinin aldatması,
*Performans tasası, yetersizlik duygusu, çok heyecanlanma,
*Partnere itimat duymamak,
*Cinsel organlardan iğrenme, hamile kalma ve kızlık zarı ile ilgili kaygılar.
*Abartılı birinci gece kıssaları, bekaret kavramının kıymeti,
*Bununla birlikte organik nedenlerden ötürü da cinsel meseleler yaşanabilir. Kalp damar hastalıkları, hipertansiyon, akciğer/karaciğer rahatsızlıkları için kullanılan ilaçlar; uzun vadeli devam eden antidepresan ve alkol/ husus kullanımı da cinsel fonksiyon bozukluklarına neden olabilir.