Ağız Kokusu Rehabilitasyonu

Dt. Arzu Yalnız ZOGUN ağız kokusu rehabilitasyonu hakkında bilgi verdi.

Ağız kokusu bakterilerin enerji kaynağı olan protein amino asitlerinin üzerinde fazla etkinlik de olmasından oluşur. Yaş korumaksızın cemiyetin büyük bir kesimini etkileyen ağız kokusu meselesiyle hekime giden hastalara doğru teşhis ve tesirli bir rehabilitasyon uygulanmalıdır. Hekimin ağız kokusu yakınması olan hastalara doğru yaklaşımı için ağız kokusuna neden olabilecek sistematik hastalıklar hakkında da rehabilitasyonda öncelikli olarak uygulamalar yerine getirilmeli, şikâyetin devam etmesi halinde teşhis safhasına tekerrür dönerek hastanın hastalığıyla alakalı hekime yönlendirilmesi sağlanmalıdır. Ağız kokusu rehabilitasyonunda standart ve kabul edilmiş olan protokoller bulunmamaktadır. Fakat rehabilitasyon için standart dental ve periodontal rehabilitasyon kapsamında bazı uygulamalar yapılır. Hastanın bunlara yanıt vermemesi halinde yine teşhis safhasına dönülebilir. Öncelikle rehabilitasyon da bir alet dayanağıyla volatil sülfür bileşiklerinin ölçümü yapılmalıdır. Uygulanacak rehabilitasyon adım adım meseleyi çözebilmek için bazı prosedürlerin uygulanmasını gerektirir. Ağızda olan kokuyu değişik mahsullerle muhakkak bir zamanla maskelemekte mümkündür.

Ağız kokusu rehabilitasyonunun niyetleri

•           Dil sırtındaki bakteriyel kolonizasyonunu ortadan kaldırmak

•           Mevcut volatil sülfür bileşiklerini bloke etmek

•           Hastanın ağız kokusunu gidermek için eğitmek

Ağız kokusu olan hastaların rehabilitasyonunda ağız kokusunun çeşidine göre uygulamalar yapılır.

Fizyolojik ağız kokusu rehabilitasyonu: Öncelikle ağızdaki makûs kokunun kaynağı tespit edilmelidir. Daha sonra perhiz tertip etmesi yapılmalı, dil pakliğine önemsenmeli ve oral hijyen eğitimi verilmelidir. Hastaların dilin arka kısmının az erişilebilir olduğu için ağızda en makûs kokan bölge olduğu andırdırılmalıdır. Dil pakliğinde özel olarak üretilen dil fırçalarının ya da taraklarının kullanılması sağlanmalıdır. Bunun için sert bir diş fırçasından da faydalanılabilir. Dişlerin ve dilin arınılması ağızda hidrojen sülfit ve metil merkaptan konsantrasyonunu ehemmiyetli bir oranda eksiltecektir. Dil fırçalamasının yarattığı en büyük kasvet bulantı ve kusmanın olmasıdır. Bunun önlenmesi ya da rahatlatılması için fırçalamanın ayna karşısında yapılmaması ufak fırça darbeleriyle uygulanması ve soluk verme düzeyinde dilin kısa aralıklarla fırçalanması yararlı olur. Oral hijyenin devamından sonra hastalarda ağız kokusunun sürmesi halinde tesirli bir gargara nasihat edilebilir. Gargaralar ağız kokusu meseleyi olan hastalarda tesirli bir hijyen vasıtayıdır. İçki bazlı solüsyonlar ise yalnızca ağız kokusunu maskeler. Bu sebeple yalnızca geçici gevşeme için kullanılabilir. Ağız devireme mahsulleri yüksek içki kapsadığından ağızda kurutma tesiri yapar ve ağız kokusunu süratlendirebilir. Bu surattan hastalara içki kapsayan bir gargarayı kullanırken ne zaman vazgeçmeleri hakkında gereken bilgilendirme yapılmalıdır. Bunun dışında hastaların kumpaslı olarak her gün en az 2 kez dişlerini fırçalamaları ve şekersiz sakız kullanmaları nasihat edilir. Ağız kokusuna neden olan bakterilerin yok edilmesiyle ağız kokusu rehabilitasyonu yapılmış olur.

Patolojik ağız kokusu rehabilitasyonu: Ağız içindeki nedenlerden kaynaklanan patolojik ağız kokusunun olması halinde hastaya evvel oral hijyen eğitimi verilir. Daha sonra periodontal hastalıklar rehabilitasyon edilir, çürükler restore edilir, ağız içinde geçimi bozulan takmalar elimine edilir. Hastalarda sabit ya da hareketli takmalar varsa ya da hastanın yaşı ileriyse ultrasonik diş fırçası ile daha gelişmiş hijyen metodları kullanılır. Şahısların her gün diş ipi kullanması kullanmayanlara göre ağız kokusunun daha iyi önlemektedir. Bu surattan hastaların diş ipi kullanması sağlanmalıdır. Ağız dışı sebeplerden başka bir deyişle sistemik hastalıklardan ortaya çıkan patolojik ağız kokusunda ise hastanın uzman bir hekime yönlendirilmesi sağlanmalıdır.

Yalancı ağız kokusu rehabilitasyonu: Bu cins ağız kokularında hastaya doğru teşhisin konulması son derece ehemmiyetlidir. Bu sayede hasta uygun biçimde motive edilebilir. Bunun yanında öbür ağız kokusu rehabilitasyonlarında yapıldığı gibi oral hijyen eğitimi verilmesi gereklidir.

Halitofobi rehabilitasyonu: Hastalara bu teşhis konulduğunda psikiyatriste yönlendirilerek rehabilitasyon sağlanmalıdır.

 Kaynak: http://www.dentaluna.com/rehabilitasyonlar/agiz-kokusu-ve-rehabilitasyonu

ağıs ve diş sağlığıağız kokusubeslenmekokukokulu yiyeceklertedavi